Medenî Ayhan : AV. MEDENİ AYHAN NIN 26 10 2008 TARİHLİ ANKARA BAROSU GENEL KURULUNDA YAPTIĞI KONUŞMA VE BARO NUN SORUŞTURMA YAZISI

Wext: Sunday, 08.March. @ 00:00:00 CET

Mijar:

AV. MEDENİ AYHAN NIN 26 10 2008 TARİHLİ ANKARA BAROSU GENEL KURULUNDA YAPTIĞI KONUŞMA VE BARO NUN SORUŞTURMA YAZISI

Sayın meslektaşlarım, Sayın Divan Başkanı ve Sayın Yönetim Kurulu,

Daha önceki genel kurullarımızda, siyaset genelde dolaylı olarak konuşulmaktaydı. Bu Genel Kurulun farkı doğrudan konuşulmuş olmasıdır. Dincisinden milliyetçisine kadar, herkes bir şekilde Marks tan bahsetmek durumunda kaldı. Meslekte Birlik Grubunun Marks adı burada anılmamalı, Marksist olmamalı, ya da Marks ı konuşmamalı, Marks la düşünmemeli, demesinin kendisi açısından haklı bir yanı var. Çünkü Marks ın yerine koyabileceği çağdaş bir felsefesi yok.

Fakat Çağdaş Gruptan, ya da Çağdaş Gruptan olduğunu iddia edip de, Demokratik Solla ittifak yapanların da kendilerini Marksçı gösterme adına, Marks tan sıkça söz ettiklerini gördük. Oysa, özü itibarıyla bunlar birer ittihatçı. Türkiye de gerçek anlamda Marksist, ya da Leninist veya sosyalist denilebilecek bir akım yok. İdris Küçükömer in dediği gibi, “Türk solu, Türk sağıdır” ve eğer mesele statüko meselesine gelirse, Türk solculuğu, Türk sağından daha statükocudur. Solculuk, bu topraklarda ittihatçılıktan ve Kemalizm den kesin kopuş sorunudur. Solculuk, burjuva devlet düzeninin temel koruma aygıtı olan, Ordu çizgisinden kopuş sorunudur. Oradan kopmadığınız sürece, hiç Marksizm’den bahsetmeyin. Ben bir Marksist olarak yerimde oturduğum sırada, söylemlerinizden rahatsız oldum, Marks da rahatsız olmuştur. Çünkü sizin söylemleriniz, Marksizmİ tahrip etme üzerine kurulu bir söylem ve tarzı içermektedir.

Örneğin Çağdaş Gruptan Metin Bey, Avrupa da Kürdistan ı gösteren bir haritanın asıldığını, buna tepki gösterilmesi gerektiğini ifade etti. Oysa Çağdaş Hukukçular Derneğinin tüzük ve programında; derneğin ulusların kendi kaderini tayin etme hakkından yana olduğuna dair bir madde var. Çağdaş her zaman, ezilen ulustan, ezilen sınıftan, ezilen cinsten yana bir tutum almıştı.

Biz şunu görüyoruz artık : Bu çağdaşı temsil ettiğini söyleyen marjinal küçük grupçuk, çağdaşı felsefe anlamında temsil eder konumdan çıkmıştır. İkincisi, grup anlamında da Çağdaşın içinde 10 eğilim varken, yaklaşık 8-9 unun oradan ayrılması nedeniyle, grup bazında da, yani kişi bazında da, Çağdaşı temsil edecek durumda değildirler. Burada(Baro genel kurulunda) üç tane grup var. Bir tanesi Liberal Kemalizmdir, Ahsen Beyin temsil ettiği çizgidir. Diğeri Erdem Beyin temsil ettiği dinci Kemalizm dir. Sonuncusu da, Çağdaş grup ile Demokratik soldan bir gurubun ittifak listesinden oluşan, ittihatçı-kemalist - sözde solcu guruptur.

BAŞKAN - Sayın Hatip, çok özele girerek, isim zikrederek, yeni konuşmalara sebep olmayın lütfen. Genel olarak siz Yönetim Kurulu Raporu hakkında söz aldınız, o konudaki düşüncelerinizi aktarın.

Av. MEDENİ AYHAN - Sayın Divan Başkanı, burada Yönetim Kurulu Raporundan öte, Marks konuşuldu. Ben konuşunca mı, Yönetim Kurulunun Faaliyet Raporu üzerine konuşmanın dışına çıkıyorum. Bu Baroda Marks ı konuşmak, beni konuşmaktır. Bu kadar konuşulmuş olduğum bir toplantıda, benim söz ve cevap hakkımı kullanmamam düşünülebilir mi ? Demokratik bir yanı var mı bu tutumun? Dikkat edilirse ittihatçı dediğimiz Kemalizm in; yani Çağdaşçılarla bir kısım Demokratik Sol olup da ittifak yapanların bildirgede ve yazışmalarında hiçbir zaman Ergenekon dan bahsedilmemektedir. Sadece neo liberal AKP, neo liberal AKP diyerek eleştirmektedirler. Tamam, sosyalistsen, neo liberal AKP yi eleştirmek senin hakkın, seninle beraber eleştirmesem namerdim. Ama, eğer Ergenekonu, 200 yıl daha gerici olan, ittihatçı olan, bu topraklarda yeri olmayan, öte yandan Ermeni nin, Asuri nin, Kürt ün, Rum un, Alevi nin soykırımcısı olan bir çizgiyi eleştirmiyorsan; sen, solcu olamazsın. Hangi bildirgenizde bu var ? Hangi konuşmanda bu var ? Sen kimsin de solcu olacaksın, neyle olacaksın? Solcu olmak, Marks ı isim düzeyinde zikretmekle gerçekleşen bir durum değildir. Benim amacım, burada bu çağdaş adını kullananlara solculuğu öğretmek değil, çünkü zaten öğrenebilecek durumda değiller, deşifre etmektir.

Ben, aslında ideolojik açıdan kesinlikle Ahsen Beyin görüşlerine katılmıyorum. Fakat şu da bir gerçek ki, Ahsen Beyin dışında oy verecek adam da yok. Şu listeler üzerinde kırk kere düşündüm, hangisine oy vereyim diye, gericiler arasında bir tercih yapma ihtiyacı ortaya çıktı. Daha az gerici olan, liberal çizgi olduğu için, kerhen oy vereceğiz. Ama oy vermemin diğer bir nedeni de, iyi çalışmış olmasıdır. Çünkü yaklaşık 15 yıldır ben avukatsam, kendisinden önceki 10 yıllık dönemindeki baro başkanlarının toplamından daha fazla iş yapmış. Bu da bir oy verme nedeni olabilir. Benim kafamdaki ideal yönetim yok, ideal başkan tipi de yok. O zaman kerhen oy kullanıyoruz. En azından diğer iki baro başkanının ve yönetiminin, temsil düzeyi de düşük olur.

Bu Baro Yönetiminin bir başarısı olduğu kesin, iş yapma anlamında, avukat yaşantısını kolaylaştırma anlamında.Avukat yaşantısını kolaylaştırma faaliyetinin bir numaralı emekçileri de baro personelidir. En iyi çalışan baro personelidir, ama maaşları da olabildiğince düşüktür. Bundan sonra Baro Yönetimine gelecek kişilerin yakasına yapışırım. Yapacakları ilk iş, baro personelinin ücretlerini arttırmak olmalıdır.

İş Ergenekon a gelince, burada aslında Türkiye de bir cumhuriyet sorunu yok, herkes bir ölçüde cumhuriyetten yanadır Ama bu nitelikleriyle cumhuriyetten yana değildir. Gerçek bir cumhuriyetten yanadır. AKP yi öldürseniz cumhuriyeti yıkmaz. AKP liberal bir partidir, sermaye partisidir. Söz konusu olan, Ergenekoncu olarak kendini tarif eden ve Ordu da belli kişilerle ilişkide olanların iktidar kavgasıdır. Aslında Türk siyasal sistemi tek partilidir; tek partisi Ordudur, diğer partiler ise, gençlik kollarıdır. Ordu bir program hazırlar, hükümetlerin önüne koyar, uymadığı zaman tekmeler. Bu ya askeri darbeyle olur, ya da post modern darbe, psikolojik savaşla gerçekleşen bir durumdur.

Ergenekon dediğiniz aygıt, aslında 1909 da Teşkilatı Mahsusa nın eylemleri ile başlar. Bu İttihat ve Terakki nin özel örgütüdür, katliam örgütüdür, istihbarat örgütüdür. Cumhuriyetin ilk yıllarında bunun adı; muhariptir, halaskardır, değişik isimler kullanmıştır. 1970 li yılların başında, Kıbrıs taki karşılıklı eylemleri yaptıran Türk Mukavemet Tugayıdır. Ecevit, “üzerine giderdik, tasfiye ederdik, ama bize çok olumlu yönlerini anlattılar, gücümüz yetmedi, yetmediği için üzerine gidemedik” dedi. Bugünkü adı, ya da son 20 yıldaki adı JİTEM dir, Hizbullah tır, Ergenekon dur, Türk İntikam Tugayıdır. Fakat bu değişik isimleri kullansa da, gerçek adı Türk devletinin kontrgerillasıdır. Hangi ismi kullandığı çok da önemli değildir. Gerçek anlamda da Türkiye de iktidar bunlardır. Bunlar Özel Harp Dairesine bağlı olan Özel Kuvvetler Komutanlığının özel bir birimidir. Ben Özel Kuvvetler Komutanlığındaki herkesin bunun içinde olduğunu söylemiyorum, ama önemli bir bölümü bunun içindedir ve 1914 te gayrimüslimlerin tümünün tasfiyesinde bunlar rol aldı. 1955 te İstanbul da “Atatürk ün evi kundaklandı” yalanıyla bir daha gayrimüslimlerin tasfiyesi ve katliamında bunlar rol aldı. Bunlar Madımak ta, Gazi de, Çorum da, Kahramanmaraş ta Alevi soykırımında rol aldı. Alevilik 4000 yıllık bir kökeni olan, Zerdüştlüğün devamıdır, ayrı bir dindir. Hâlâ bu topraklarda Alevilik ve Aleviliğin temel ibadet yeri olan cem evleri bir ibadethane dahi sayılmıyor. İşte bu topraklarda hukukçu olmanın a be ce si, öncelikle bu soykırıma uğrayan halkların yanında yer almak ve soykırımı gerçekleştirenlerin de karşısında olmaktır.

Çağdaş Grup adına konuşma yapan Metin Bey(Av.Metin BAYAR) büyük bir sosyalist olarak, (ı); “Hepimiz Kemalistiz. Kemalizm de anlaşıyoruz. Avrupa’da Türkiye’yi bölen haritalar gösteriliyor, Baro tepki göstermeli” dedi. Zaten buradan dört yıl önce Aydınlıkçı lar tepki gösteriyordu. Baroyu ele geçirmişlerdi, İşçi Partisinin bir yayın organı gibiydi Baro. Fakat solcu olmak, solcuyu da bir tarafa bırakın, bir parça hukukçu olmak, ezilen ulustan yana olmaktır. Kürtlerin Ortadoğu daki nufüsu 60 milyondur. Kürtler tarım devrimini yapan ulustur. Bu ulusun toprakları, Türkler bu coğrafyaya gelmeden, Sultan Sencer in yazıtlarında Kürdistan olarak geçer. Kanuni Sultan Süleyman Francois e gönderdiği mektupta, “Ben Kürdistan’ın, Arabistan’ın, Makedonya’nın Hükümdarı Kanuni Sultan Süleyman” der. Siz tarihi sadece resmi ideolojinin masallarından okumayın. Tarihi resmi ideolojinin dışından okuyup devrimci bir tarih bilincine sahip olmak, gerçek anlamda devrimci bir ideolojiye sahip olmayı da gerektirir. Avrupa daki o harita, benim haritamdır. 200 yıldır bu Kürt ulusunun da, ulus projesidir. Her halk gibi, Kürt ulusunun da kendi devletini kurma hakkı vardır.

BAŞKAN YARDIMCISI - Sayın Hatip, lütfen salonu gerecek konuşmalardan çekinin.

BAŞKAN - Sayın Hatip, sözünüzü kesiyorum. Sizin başkalarından bir üstünlüğünüz yok. Yeteri kadar vakit kullandınız ve konuştunuz. İki dakika fazla kullandınız, ve söz de dinlemiyorsunuz.

SALONDAN - ( Eski Baro başkanlarından Av. Saddık ERDOĞAN ) : Sayın Divan Başkanı, yerimden bir cümle söylemek istiyorum. Hiç kimse burada Türkiye nin bölünmez sınırlarını değiştirme gücüne sahip değildir, Av Medeni Ayhan nın, Türkiye nin bölünmez bütünlüğü aleyhindeki sözlerinin tutanaktan çıkarılmasını öneriyorum. Ayrıca bu sözlerinin alkışla protesto edilmesini öneriyorum.

SALONDAN - Protesto alkışları.

ANKARA BAROSU BAŞKANLIĞI

31. 12. 2008


Sayı : 112-2008-693/2660

Sayın Av.Medeni AYHAN
ANKARA

26.10.2008 tarihinde yapılan Baromuz Genel Kurulu toplantısındaki konuşmalarınız nedeniyle hakkınızda re sen soruşturma açılmıştır.

Konu hakkındaki savunmanızın 10 gün içerisinde Baromuza gönderilmesini rica ederim.

Av. Vedat Ahsen ÇOŞAR
Ankara Barosu Başkanı
Av.Hava Orhon
Genel Sekreter
EK : Baro genel kurulundaki konuşmalarınızın kaset çözümlerinden sağlanan metinidir.


Dema weşana nivîsê, 08.03.2009
Bakurê Kurdistan ê. Parêzer - Medînî Ayhan







Kurdistan Welatê Kurda ye ! Kerkûk Dilê Kurdistanê ye !



Bimire Dagirkerî ! Her Bijî Kurd û Kurdistan




Piroje ya Kurdistan a Mezin ! Groß Kurdistan Projekt !

http://www.pdk-xoybun.com

http://www.xoybun.com/extra/slide/Unbenannt-2.swf


http://www.pdk-xoybun.com/nuceimages/Newroz_Kurdistan_PDK_Xoybun_x1.jpg


http://www.pdk-xoybun.com/nuceimages/Nexise_Kurdistane_PDK_b.jpg


http://www.xoybun.com/nuceimages/Parastina_Sinore_Kurdistana_Mezin_1.jpg


Sosyal, Çağdaş, Bağimsiz, Bîrleşîk ve Demokratîk, Kurdistan Îçîn, El Ele Vêrîn !



Avakirina Kurdistan a Mezin, Egera Aşîtî û Demokrasî ya Cîhanê ye !



Komela Bazirganên Kurd û German Ava Dibe.



Banga, piroje ya bazirganî û piroje ya Kurdistan a mezin ... !








Navnîşana ev nûçe jê hatî: PDK-XOYBUN; wiha, di xizmeta, Kurd û Kurdistanê daye : Pirojeya Kurdistana Mezin, Pirojeyên Aborî û Avakirin, Pirojeyên Cand û Huner, Lêkolîna Dîroka Kurdistanê, Perwerdeya Zimanê Kurdî, Perwerdeya Zanîn û Sîyasî, Weşana Malper û TV yên Kurdistane.
http://www.pdk-xoybun.com - www.xoybun.com

Bo ev nûçe navnîşan:
http://www.pdk-xoybun.com - www.xoybun.com/modules.php?name=News&file=article&sid=7493